Ana içeriğe atla

Kayıtlar

İNSAN etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

İnsan Nasıl Tekâmül Eder-Ankara Ruhsal Araştırmalar Derneği Salı Konferansı Yayını

Merhaba, Bu ay "İnsan nasıl tekâmül eder?" konferans konusu ile karşınızdayız. Konferanslara genellikle şöyle başlarız: konferans başlığında bulunan kelimelerin kavram karşılıkları nedir, bunları açıklayarak başlarız çünkü kavramlara yüklenen anlamlarda birleşmezsek anlatmak istediğimiz konunun anlamını aktarma imkanını da bulamayız. Dolayısıyla İnsan nedir ve tekamül nedir bu iki konuyu anlattıktan sonra insan nasıl tekamül eder konusunu anlatmaya başlayacağız. Tekamül gözlemlenebilir bir şey midir eğer öyleyse bunu gözlemleyebilir miyiz bu konuya değineceğiz. Tabii bu arada tekamül, enkarnasyon ve reenkarnasyondan söz etmek gerekecek. Bu da demektir ki tekamül ve tecrübe arasındaki ilişki hakkında konuşmak gerekecek. Önceliklerimiz bunlar olacak. Yüz yüze yapacağımız bu konferansta sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız. Gelemeyenler üzülmesinler çünkü çekim yapıp YouTube kanalımıza yükleyeceğiz. Sağlıcakla kalın. Selam ve sevgilerimizle. Ankara Ruhsal Araştırmalar...

İnsan ve İnsanüstü Olarak Kainatta Sınıf Sınıf Varlık Vardır-Ruhsal Tebliğler

  Ruhsal Tebliğler Op: Dr. Bedri Ruhselman Tebliğ Kaynağı: KEMAL YOLCUSU Kâinatta sınıf sınıf yaratıklar vardır. Örneğin hayvan, insan ve insanüstü varlıklar. Şimdi bütün bunların tekamüllerinden ve hareket tarzlarından da sorumlu yüksek ve gelişmiş bir varlık olduğunu tasavvur edelim! Bu varlık Tanrı İradesi ile bunların hareketlerini idareye memur edilmiştir. Şimdi bu idare altında bulunan insanların bir kısmının vazifelerinde iyi hareket etmediklerini farz edelim! “Genel muhasebeyi yapan o varlık bu noktayı incelerken şöyle düşünür: “İnsanlar vazifelerini iyi yapmıyorlar.” İşte bu, bir hükümdür. Nasıl ki burada bir zümrenin yaptığı hareket bütün insanlara yükleniyor ve suçlu sınıf insan sınıfı olarak gösteriliyorsa, yaratılanlar tablosunda oluşacak bir aksaklık da bütün tablonun düzensizliğini doğurur. Bu tablonun düzeni ve mükemmeliyeti ise Tanrı’nın İdaresi'dir. Dolayısıyla bunu aksatanlar sorumludurlar. “Bunu bir örnek olarak söyledim. Hakikatte, yaratılış (hilkat) sistemin...

İnsan yeryüzünde niçin vardır?

Dikkat edilirse, " İnsan niçin vardır ?" demedik, "İnsan yeryüzünde niçin vardır?" dedik... Bu iki cümle bizce farklı anlamlar ifade ederler. Çünki İnsan, evrensel bir kişiliktir. İnsan, sadece yeryüzü insanı değildir. İnsan, pek çok yerde bulunan bir varlıktır. Fakat dünya beşeri, sadece dünyamızda yaşamakta olan insandır. Gerek biyolojik, gerekse psikolojik ve sosyal yapısıyla özellik arz eden insan, dünya insanıdır. Diğer varlıklarla olan irtibatlarımız çok zayıf olduğu için, şimdiki hâlde sadece yeryüzü insanını (beşeri) elde etmiş olacağız. Burada söyleyeceklerimizin dünya insanı için geçerli bir anlamı olacaktır. Bu tarifimizin evrensel bir hüviyeti olmayacaktır.  Çünkü dünya insanı hayatının manası başka, dünya dışında herhangi bir gezegende yaşayan bir varlığın hayat manası başkadır. Hepsinin de ortak olduğu bir amaç aranırsa, TEKÂMÜLDÜR diyebiliriz. Veya hepsinde bulunan büyük eyleme geçme isteğini "tekâmül" olarak ifade edebiliriz. Her va...

İnsan yeryüzünde niçin vardır?

İnsan yeryüzünde niçin vardır?   Dikkat edilirse, "İnsan niçin vardır?" demedik, "İnsan yeryüzünde niçin vardır?" dedik... Bu iki cümle bizce farklı anlamlar ifade ederler. Çünkü İnsan, evrensel bir kişiliktir. İnsan, sadece yeryüzü insanı değildir. İnsan, pek çok yerde bulunan bir varlıktır. Fakat dünya beşeri, sadece dünyamızda yaşamakta olan insandır. Gerek biyolojik, gerekse psikolojik ve sosyal ya­pısıyla özellik arz eden insan, dünya insanıdır. Diğer var­lıklarla olan irtibatlarımız çok zayıf olduğu için, şimdiki hâlde sadece yeryüzü insanım (beşeri) elde etmiş olacağız. Burada söyleyeceklerimizin dünya insanı için geçerli bir anlamı olacaktır. Bu tarifimizin evrensel bir hüviyeti olma­yacaktır.  Çünkü dünya insanı hayatının manası başka, dün­ya dışında herhangi bir gezegende yaşayan bir varlığın ha­yat manası başkadır. Hepsinin de ortak olduğu bir amaç aranırsa, TEKÂMÜLDÜR diyebiliriz. Veya hepsinde bu­lunan büyük eyleme geçme isteğini "tekâmül...

İNSAN; DOĞUM, ÖLÜM VE ÖTESİ

İnsan, ruh ve bedenden meydana gelmiştir. Ruh ve beden , bir kumaşın tersi ve yüzü gibi bir bütünlük içindedir. İnsan bu sebeple hem maddesel, hem de ruhsal özellik ler taşır. İnsanın üstün ve hakim yönü ruhtur; beden ise sadece geçici bir araçtır. Bedeni canlı tutan ve yöneten ruhtur. Ölümsüz olan ruh, tekamül etmek için sayısız bedenleri emaneten kullanır ve işi bitince onları dünyada bırakır. Ruhun tesiri olmasa (sürücü), beden (araba) hiç bir işe yaramaz. O halde insan, ruh sahibi bir beden değil, beden sahibi bir ruhtur.  Ruh bedenin içinde değildir. Bedende ruhun yerleştiği bir organ yoktur. Ancak ruh, bedenin dışında da değildir; çünki ruhun mekanı yoktur. Ruh, tesir göndererek bedeni kullanır ve yönetir.  Doğmadan önce hayat planı hazırlanır. Tekamül etmek için yeniden bedene bağlanması gereken bir ruh varlığı, doğmadan önce dünyada yapacağı işleri planlar, yani kaderini hazırlar. Dünya üzerinde yaşanacak yer ve zaman, aile, ırk, cinsiyet vs. tespit edilir. Ancak ...