Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Cumhuriyetimizin 95. Yılı Kutlu Olsun

Cumhuriyetimizin 95. Yılı tüm Anadolu halkına ve dünya insanlığına kutlu olsun. Bu ışığı bizim için yakan Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü sevgi, özlem ve minnetle anıyoruz.

Profesyoneller İçin Regresyon Danışmanlığı Kursu 03 Kasım- 10 Kasım 2018

World Regression Institute Profesyoneller  için  Regresyon  Danışmanlığı Kursu   Ankara I. Düzey Kurs Tarihi:    03 Kasım- 10 Kasım 2018 Saat:  09.30 -18.00 arasında II. Düzey Kurs Tarihi:  02 Şubat -09 Kasım 2018 Saat:  09.30 -18.00 arasında  Ücret:  Telefonla bilgi alabilirsiniz. Regresyon çalışması, sorunlarına çözüm aramak için uzmana danışan kişiyi, iyileşme sağlamak amacıyla anılarına geri götürme ve travmaya neden olan duygusal, zihinsel ve kinestetik enerji bloklarını açığa çıkartma işlemidir. Bu anılar çocukluk dönemi anılarını, rahim anılarını ve/veya geçmiş yaşam anıları da denilen “ruhsal anıları” içerebilir. Bu kurs profesyonel psikologlara, tıp doktorlarına, psikiyatristlere, psikolojik danışmanlık ve rehberlik uzmanlarına, sağlık alanında çalışan diğer uzmanlara yönelik olarak hazırlanmıştır. Konu ile ilgili, ruhsal konularda bilgisi ve olan 4 yıllık Üniversite mezunu, şifacılık alanında eğitim almış deneyimli kişiler de değerlendirilme

İNSAN; DOĞUM, ÖLÜM VE ÖTESİ

İnsan, ruh ve bedenden meydana gelmiştir. Ruh ve beden , bir kumaşın tersi ve yüzü gibi bir bütünlük içindedir. İnsan bu sebeple hem maddesel, hem de ruhsal özellik ler taşır. İnsanın üstün ve hakim yönü ruhtur; beden ise sadece geçici bir araçtır. Bedeni canlı tutan ve yöneten ruhtur. Ölümsüz olan ruh, tekamül etmek için sayısız bedenleri emaneten kullanır ve işi bitince onları dünyada bırakır. Ruhun tesiri olmasa (sürücü), beden (araba) hiç bir işe yaramaz. O halde insan, ruh sahibi bir beden değil, beden sahibi bir ruhtur.  Ruh bedenin içinde değildir. Bedende ruhun yerleştiği bir organ yoktur. Ancak ruh, bedenin dışında da değildir; çünki ruhun mekanı yoktur. Ruh, tesir göndererek bedeni kullanır ve yönetir.  Doğmadan önce hayat planı hazırlanır. Tekamül etmek için yeniden bedene bağlanması gereken bir ruh varlığı, doğmadan önce dünyada yapacağı işleri planlar, yani kaderini hazırlar. Dünya üzerinde yaşanacak yer ve zaman, aile, ırk, cinsiyet vs. tespit edilir. Ancak bu plan y

TEKRARDOĞUŞ VARDIR

İnsanlar tekamül etmek için tekrar doğarlar. Ruh bütün evrenlere dağılmış olan Tanrı Kanunları'nı, insan bedenini kullanarak araştırır ve öğrenmeye çalışır. Fakat bu bilgi tek bir hayat içerisinde elde edilemez, çünki bilgi sonsuzdur. Ruhlar, evrenin her yerinde tekrar tekrar doğarlar. Her tekrardoğuşunda biraz daha bilgi ve tecrübe kazanarak yükselir. Gerileme yoktur, yani insan gene insan olarak doğar; ceza olsun diye bitki ya da hayvan bedeninde doğmaz. Ruh, insan değildir; ruh, bitki ya da hayvan da değildir. Bunlar tekamül araçlarıdır. Bunun için ruh, bitki, hayvan ve insan bedenlerini kullanır. Her tekrardoğuş yeni bir role bürünmektir. Ruh, her seferinde dünya sahnesinde yeni bir rol oynar ve işi bitince çekilir.  Geçmiş hayatlarımızı neden hatırlamıyoruz? Çünki unutan bedene ait hafızadır; ruha ait olan hafızamız hiç bir şeyi unutmaz. Yeni bir bedenle, yeni bir hayata başlayan ruhun, dünya hayatında başarılı olması için geçmiş yaşamını unutması gerekir. Geçmiş yaşamları hat

Ruh Nedir?

RUH   Ruh, öz olarak mükemmel yaratılmıştır. O, öz itibariyle kendi kendisinin aynıdır. Eşi ve benzeri yoktur. Parçalara ayrılmaz, azalmaz ve çoğalmaz. Şuur, irade ve tahayyül ruhun melekeleridir. Ruh, Tanrılık bilgiye sahiptir, ama Tanrı değildir.  Ruh ölümsüzdür. Özü bakımından sonsuz güç sahibidir; bu güç asla azaltılamayacağı gibi yok da edilemez. Ruh hayattır, hayat da Ruh'tur.  Ruh Hakkında Ruh şuurludur ve bir maksadı vardır; yani Ruh'un bir amacı, bir vazifesi vardır. Ruh'u yöneten ve ona karışan bir makam yoktur. Çünkü Tanrı'nın şuurlu ve idrakli yarattığı Ruh, kendini yönetebildiği gibi, maddeyi de yönetir. Ruhlar, Yaradan'ın Kanunları'na uygun olarak Evren'i sevk ve idare ederler. Evren'i sevk ve idare etmenin ve ruhsal tekamülün sonu yoktur.  Maddesel evren, Ruh'un eseridir. Ruh, sonsuz faaliyette bulunmak zorunda olan bir varlıktır. Bu, onun sonsuz derecede etken olması demektir. İrade ve iktidar sahibi olan Ruh, sürekli o

Büyük Randevu- Ergün Arıkdal

Büyük Randevu Ergün Arıkdal Ben kimim, neyim, nereden nereye gidiyorum , son amacım nedir, varlığım, özüm nasıldır?  Dünya'mız ve üzerindeki canlılar "mukadder son'a" doğru, "zaman enerjisinin" istenen yoğunluğa ulaşmasına kadar, kendi güçleriyle ilerlemektedir. Bu ilerleyişi, bu olaysal gelişmeyi izlemekten başka yapabileceğimiz gerçekten bir şey yoktur. Dünya toplumu olarak hızla içinden geçmekte olduğumuz "şok tünelleri" aracılığı ile belli bir zaman enerjisi yoğunluğuna sahip merkezî şok çemberine doğru, randevusuna sadık bir dost gibi ilerlemekteyiz.  Dünya'mız bizlere uygun her türden ve seviyeden tekâmül imkânlarına sahip karmaşık bir yapıya sahiptir. En ilkel içgüdüsel hareketten en şuurlu harekete kadar çok değişik faaliyetlerin sonucu merkezî noktaya doğru bir gidiş vardır ve her hareket ya da hareket grubu kendi gelişim hızına sahiptir. Merkezî nokta'nın aktif alanına ulaşma hızındaki bu farklılık, "zamanı gelince&q

Dr. Bedri Ruhselman'ın Hayatı

O, bir öncü, bir vazife adamı, ruhsal planların güçlü bir üyesi, dünya tekamül öğretim kadrosu içinde aldığı vazifeyi noksansız ve en iyi şekilde tamamlayarak insanlığı aydınlatan yüce bir inisiyedir. Dr. Bedri Ruhselman Türkiye'deki Yeni Ruhçu (Neospiritüalist) görüşün temellerini atan, bugün hızla yayılmakta olan ruh biliminin öncülüğünü 1946 yılında ülkemizde resmen başlatan isimdir. Dr. Bedri Ruhselman'ın yaptığı bilimsel çalışmalar, ortaya koyduğu düşünceler kendi alanında çok ileriydi. Ruhselman, Avrupa'da Allan Kardec'le başlayan klasik Ruhçuluğun üstüne çıkarak, Neo-Spiritüalizm yani Yeni Ruhçuluk adıyla tanımladığı bir ekol yaratmıştır. Yeryüzüne verilmiş olan tüm kadim bilgiler, devre sonlarından önce insanlığa, onların en dar zamanlarında yardım edecek bilginin verilmesi için, bir kuyruklu yıldız örneği gelip geçen varlıklardan söz eder. Bu varlıklar bazen bilinir, bazen bilinmezler. Şimdi daha iyi anlaşılıyor ki, Ruhselman kisvesinde gelip geçen

Kendini Tanıma Çalışmasında: Ne Yapabiliyorum? Uygulaması

Kaynak:  Ergün Arıkdal,  Yaşamın Amacı KENDİNİ BİLMEK Kitabı, Sayfa:191 ve 194... İnsan kendini tanımaya çalışırken, "Ben neyim?" sorusunu sorduğunda, "Ne biliyorum?" demelidir. Bu şekilde başlamalı, "Ben neler yapabiliyorum, benim iktidarım nedir?" diye sorular sormalıdır. Kendini tanımak isteyen insanın kendi kendine soracağı ilk soru, "Neler biliyorum?" değil, "Neler yapabiliyorum?"dur. Neler bildiğimiz, bir yerde ekonomik bir şeydir. Her yıl bir yığın kitap çıkıyor, bir yığın ansiklopedi takdim ediliyor insanlara. Bunları öğrendiğiniz zaman çok muazzam insan olacaksınız, genel kültürünüz dağları aşacak, şöyle olacaksınız, böyle olacaksınız... Buna göre, insanın gelişmesi sanki ekonomik bir şeymiş. Bu anlam çıkıyor işin içinden. Ne kadar çok kitabınız olursa, o kadar çok muktedir mi oluyorsunuz? Yoksa, o kadar çok hamal mı oluyorsunuz?  Belki hamal bile olunamıyor; unutuluyor. Onlar sadece iftihar vesilesi, övünmek için birtakı