Ölüm insan için korkutucu bir anlam ifade etmektedir. Bu düşüncenin ve anlamın ardındaki bilgi şu şekildedir;
Yüzbinlerce yıllık insan hayatı serüvenindeki en önemli iki hakikaten biri olan ölüm, yine bunca zamandır hep eksik ve hatalı bilgiler ile bizlere öğretilmiş, ölümün aslında doğum kadar normal bir Tekamül süreci olduğu bir türlü insanlığa anlatılamamıştır. Peygamberler, sayısız öğretmenler, tüm kutsal kitaplar, spiritual rehberler.. yani Ruhsal İrşad bize tarih boyunca ötealem yaşamı ve öldükten sonraki hayat hakkında üstü kapalı-açık bilgileri aktarmışlardır. Ölüm hakkındaki kök düşüncemiz ve bu düşüncelerin gezegenimizin Levh-i Mahfuzun'da birikmiş olan formpanseler (düşünce şekilleri ) bu konu hakkındaki yaygın inancın aşılamamasına sebep olmaktadır.
Konu ile ilgili Ruhçuluk bilgisine başvuralım ve en doğru, sembolsüz şekilde ölümün temel bilgisini sizlere sunalım.
İlahi Nizam ve Kainat kitabı ölüm nasıl gerçekleşmektedir;
İnsanlığı Birleştiren Gerçekler Kitapçığı;
Ölümlü olan bedendir, ruh değil. Ölmek, ruh dünyasına doğmaktır. Bu bilgiye sahip olmayan insanın ölümden çok korkacağı açıktır. Ölüm, doğum kadar olağan bir Tabiat Kanunu'dur ve sadece beden için geçerlidir. Ruh ve beden ilişkisinin kesin olarak kopmasına ölüm denir. Ruh, bedeni kullanarak Dünya'da yapması gereken görevlerini bitirip gereken bilgileri elde ettikten sonra bedeninden ayrılır.
Aynı Şekilde Sayın Ergün Arıkdal'ın Ölüm hakkındaki şu videosu konuyu araştıranlar için harika bir kaynaktır.