MUSTAFA KEMAL yeryüzüne vazifesini bilerek ve tam vazifesinin ortasına inen, vazifesinin ortasına enkarne olabilen, ayrıca kendisi ile beraber, vazifenin tam manasıyla yerine getirilebilmesi için, lüzumlu ve şart olan araç ve gereçleri, her türlü yardımı da kendisi etrafında, kendi mantal gücü vasıtasıyla tahmin edebilen, çok ender enkarne olan varlıklardan biridir. Tarihte, kendisinin bu enkarnasyon şartlarına uygun olarak enkarne olmuş varlıkların adedi, 7-8 taneyi geçmez. Bunların çoğu da gene Mustafa Kemal gibi insanlığa mal olmuş, herkese mal olmuş, bilinen varlıklar da değildir. Bazıları daha kapalı, daha dar bir alan içerisinde fakat çok güçlü, derinlemesine hareket eden varlıklar olarak yaşamışlardır.
![]() |
Yüce Vazifeli Varlık Mustafa Kemal ATATÜRK |
Metapsişik incelemeler sonunda çeşitli kaynaklardan elde edilen bilgilere istinaden, onların karşılaştırmalı çalışması ve iyi bir yorumuyla elde ettiğimiz bilgilere göre Mustafa Kemal'in asıl, en büyük özelliği, yani vazifesindeki en büyük özelliği ile ( kendi ruhsal kimliğinin yahut ruhsal ferdiyetinin özelliğini kastetmiyorum; onu bilemeyiz; onu kendisi de bilemez; ne olduğunu Rabbi bilir) fonksiyon bakımından, İşlev bakımından Mustafa Kemal'le ilgili ruhsal bilgilerimiz şu merkezdedir:
Mustafa Kemal'in asıl özelliği, vazifesinin asıl önemli, temel dayandığı nokta, Türk Ulusunun yani Anadolu Ulusunun, Anadolu'da bulunan insanların gelecekteki büyük vazifelerini ikmal edebilmek, yerine getirebilmek için, onları en son esneklik içerisinde yakalayıp, en son esneklik içerisinde ele alıp, tekrar büyük bir güç halinde bir araya toplamasıdır. Çünkü meseleyi tarihi olarak inceleyip bakarsak şunu görüyoruz: Osmanlı'nın son durumu ve İstiklal Savaşının meydana gelmesine sebep olan bir yığın vaka; Anadolu halkının esneklik, tahammül, sabırla direnç gösterebilmek ve uyum sağlamaya çalışmak bakımından gücünün, takatinin son noktasına kadar gelip, hatta onu da aşağı sürefor dediğimiz aşırı cehit mekanizmasını en sonuna kadar kullandıktan sonra, yeniden bir organizasyona geçmesi, yani çok daha üstün bir vazifeye liyakat kazandığını ispat edebilmesi için Mustafa Kemal gibi bir değiştiriciye, yani inkilap ettiriciye, bir halden diğer bir hale geçiriciye ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Demek ki Mustafa Kemal'i önce inkılap ettirici olarak göstermek, bilmek gerekli. Mustafa Kemal'in öyle bir varlık gücü var ki öyle bir mentaliteye sahip, öyle bir ruhsal enerjetik alana sahip ki, bu enerjetik alan içerisine giren her şey değişmeye,daha geniş bir şekilde daha mükemmele doğru gelişmeye, daha yalın olana, daha sahih ve hakiki olana doğru ilerlemeye mecbur kalmaktadır. Yani onun meydana getirmiş olduğu enerjetik alanın en büyük niteliği budur: Değiştirici, inkılâp ettirici özelliği vardır. Bunu her varlıkta görmeniz mümkün değildir. Varlıkların çoğu inkılap ettirici değil inkılâp edici, değişici, değişen tipte varlıklardır. Değişmeye en çok uygun olan varlıklardır. Değiştirici varlıklar değildirler. Değiştirici varlıklar çok ender bir şekilde yeryüzüne enkarne olurlar. Bu insanlar, büyük devrelerin başlarında, o devreler içerisinde hizmet görecek toplulukların yetişmesinde, bir araya gelmesinde, maddesel bakımdan koşulların sağlanmasında kullanılır.
Bize göre Mustafa Kemal'in en büyük görevi, en büyük ödevi ve bugüne kadar hala geçerli olan yapmış olduğu iş budur.
kaynak: Büyük Değişimin Eşiğinde Anadolu Misyonu
Ergün ARIKDAL
(Sf :58-59)
Yorumlar
Yorum Gönder